Film seyretme alışkanlığımızın yerini artık dizi kanalı almaktadır. İlk olarak yabancı diziler bu konuda çok tercih edilmeye başlanmış olup, seyretme tercihleri daha çok basitleştikçe keyifli anlarıda yanında sunuyor. Artık film yerine öncelik olarak kişilerin tercihi dizi olmakta, gerekçeleri her ay hatta her hafta yeni bir bölüm yayınladıkları daha çok merak uyandırıyor, izleme halini daha güzel bir duruma getiriyor, izledikçe daha çok merak uyandırmalarına rağmen soru işaretleri bırakıyor ve izlenim halinin devamlılığını yoğunlaştırdığı için talep olarak dizilere yoğunluk başlıyor. Dizi izlemek istediğiniz de oluşan alternatifler aralarında en iyisini ulaşabilmeniz için sizlere sunulan alternatiflerden biriside True Detective'dir. Bunaldıysan televizyon başına True Detective.
Son günlerde belki ismini sıkça duymuşsunuzdur bu dizinin. True Detective aşağı, True Detective yukarı. Büyük ihtimalle bahsedenler iki cümleden birini söylüyorlar:
Büyük ihtimalle dedikleri şu: “Dünyanın süper dizisi abi, mutlaka seyretmen lazım, yayın sektörü bu şekilde bir senaryoyla karşılaşmadı.” ya da daha ziyade şu: “Çok ağır bir diziymiş pek etki bırakmadı başka birşey seyredeceğim.”. Eğer bu yazıyı okuyorsanız kuvvetle muhtemel siz ilk gruba dahilsiniz ve bu yüzden sizi kutluyorum. True Detective, yayın sektörü boyunca ekranlarda görebileceğiniz en kaliteli yapımların gözdesi.